Fotoğraf makinesi, Kamera ve Lensler, tavsiye ve yorum

yeni bir kamera, fotoğraf makinesi veya lens almak heyecanlı ve maceralı bir yolculuktur. Heyecan verici! Ama biraz da korkutucu. uygun fiyat tavsiye nedir? Tüm farklı türler nelerdir? lens nedir? hangi aksesuarlara ihtiyacınız var? bu çılgın harfler ve sayılar ne anlama geliyor?

Daha kapsamlı bir rehber mi arıyorsunuz? Bu kılavuz, size bir kamera veya fotoğraf makinesi ve lens’lerini satın alma hakkında bilmeniz gereken her şeyi öğretmek öğretecek ve bu keyifli satın alma işinde kendinize güvenebileceksiniz. bu makaleni okuduktan sonra kafanızda dolaşan aşağıdaki sorulara cevap bulacaksınız

• Ne tür bir kamera satın almalısınız?
• Aranacak Temel Özellikler
• Ek özellikler
• Markalar
• Lensler
• Aksesuarlar
• Yazılım
• Nereden Alınır
• Fiyat
• Tavsiye, Öneri ve yorum

Kamera – Fotoğraf makinesi Türleri

küçük kameralaradan büyük DSLR kameralara kader tonlarca farklı türde fotoğraf makinesi ve kamera var, onları benzersiz kılan ayrıntılara göz atalım

DSLR’lar

Büyük, gösterişli, pahalı bir kamera düşündüğünüzde, muhtemelen bir DSLR (dijital tek lensli refleks) kamera hayal ediyorsunuzdur. Bu kameralar, gövde ve lens olmak üzere iki ana parçadan oluşur. Lensler çıkarılabilir ve değiştirilebilir (diğer adıyla değiştirilebilir). Ancak fotoğraf çekmek için her iki parçaya (gövde ve lense) ihtiyacınız olacak. DSLR’ler, görüntünüzü oluştururken gerçekten objektiften bakmanıza izin veren bir aynaya sahiptir. Bu, fotoğrafı çektiğinizde son görüntünüzün nasıl görüneceği konusunda size en doğru fikri verir.

Artık deklanşöre bastığınızda, kamera sahneyi bir sensöre dijital bir görüntü olarak kaydeder. DSLR’lerde, bu sensörler oldukça büyüktür (tipik olarak 35 mm film boyutu veya biraz daha küçüktür). Büyük sensörün faydası, daha iyi düşük ışık gürültüsü performansı ve daha iyi arka plan bulanıklığı (bokeh) sağlamasıdır. Ancak görüntü kalitesi söz konusu olduğunda, hikayenin büyük bir kısmı mercek (cam). Bakın, mercek sahnenizden gelen ışığı toplayan şeydir. Merceğin kalitesi ne kadar iyi olursa, oluşturulan son görüntünün kalitesi o kadar iyi olur. Ve işte harika bir haber: DSLR’lerde, o kadar çok çeşit yüksek kaliteli lens var ki, konu çeşitlilik ve fotoğrafçılığınızla yaratıcılık söz konusu olduğunda çok sayıda seçeneğiniz var. Bu kılavuzda daha sonra lensler hakkında daha fazla konuşacağız! Fotoğrafçılığı ciddi bir hobi olarak veya profesyonel olarak sürdürmekle ilgileniyorsanız, aradığınız şey DSLR’dir.

Aynasız

Son yıllarda, aynasız kameralar giderek daha popüler hale geldi. DSLR ile aynı özelliklere sahipler, ancak aynasız daha küçük bir gövdeye sahipler. (Aynasız kategorinin bir alt kümesi, sensörün boyutuna atıfta bulunan bir başlık olan Micro 4/3 kameralardır.) DSLR’ler gibi aynasız fotoğraf makineleri da değiştirilebilir lenslerle birlikte gelir. Genel olarak, aynasız gövdeler için lenslerin kalitesi ve seçimi DSLR’lerle aynı seviyede değil, ancak kesinlikle gelişiyorlar. Ve şimdi tam kare boyutuna sahip, profesyonel düzeydeki DSLR’lerde bulunanlarla aynı boyutta olan aynasız kameralar var ve bu tür kameralar daha da çekici hale geliyor. Tüm söylenenler, aynasız kameraların çoğunun DSLR’lere göre bazı dezavantajları vardır. Şu anda tam kare sensörlü birkaç model olmasına rağmen, çoğu aynasız gövdenin DSLR’dekilerden daha küçük sensörleri vardır, bu da alan derinliğini kaydetme veya düşük ışık koşullarında çekim yapma konusunda o kadar iyi olmayacakları anlamına gelir. Ancak aynasız kameraların kendi avantajları vardır. En önemlisi, DSLR’lerden genellikle çok çok daha küçük ve daha hafiftirler. Bu kamera formatı sıradan meraklılardan ileri amatörlere kadar herkes için harikadır.

Kompakt Bas-Çek Kameralar

Bas-çek, esas olarak fotoğrafçılığa adanmış en küçük kameralardır (kameralı telefonlar genellikle daha küçüktür). Bas-çek’in en büyük avantajı boyutudur. Çok küçük oldukları ve taşınmaları kolay oldukları için, yanınızda daha büyük aynasız veya DSLR fotoğraf makinesi taşımak zorunda olsanız yapacağınızdan daha fazla fotoğraf çekme olasılığınız daha yüksek olabilir. Bu kameralar, genellikle geniş bir yakınlaştırma aralığını kapsayan kalıcı olarak takılmış lenslere (yani birbirinin yerine kullanılamaz) sahiptir. Lens, güzel ve küçük kalması için tekrar kameraya çekiliyor. Ama nişan almanın da dezavantajları var. Tipik olarak, en küçük sensörlere sahiptirler, yani görüntü kaliteniz, daha yüksek seviyeli bir kamerada olacağı kadar iyi olmayacaktır. Ancak son yıllarda işler kesinlikle gelişti, bu nedenle kaliteli görüntüler üreten bir bas-çek bulmak o kadar da zor değil. Ayrıca, bazı modellerde temel ayarlar için manuel kontroller yoktur (deklanşör hızı, diyafram açıklığı ve ISO gibi) ve onler tvasiye edilmiyor. Otomatik netleme hızları büyük olasılıkla daha yavaş olacak ve deklanşöre bastığınız zaman ile kameranın fotoğrafı çekeceği zaman arasındaki gecikme süresi daha uzun olacaktır. Öyleyse neden bir bas-çek kamera onerilebilir ki? Söylediğimiz gibi, etrafta dolaşmak daha büyük kameralardan çok daha kolay, yani kameranızı kullanma olasılığınız daha yüksek olabilir. Ve sonra bir fiyat meselesi var. Bas-çek kameraları genellikle daha yüksek seviyeli seçeneklerden çok daha ucuz ve uygun fiyatdır. Çok fazla yaratıcı kontrol veya süslü ekstralar aramıyorsanız, bir doğrult ve çek başlamak istiyorsunuz ise bas çek fotoğraf makinelerini tavsiye olunur. Yine de fotoğrafçılık konusunda ciddileşmek istiyorsanız, hızlı bir şekilde bas-çek yönteminden çıkmayı öneriyoruz.

Kameralı Telefonlar

Kameralı telefonlar günümüzde en yaygın kullanılan kameralardır. Profesyoneller etkileyicidir: cebinizde taşıyabileceğiniz ve size her zaman, her yerde, minimum çabayla çekim yapmanız için inanılmaz kolaylık sağlayan bir fotoğraf makinesi. Birçok fotoğrafçı, kameralı telefon konusunda büyük bir ustalık sergiliyor, daha düzenli fotoğraf çekiyor ve daha fazla pratik yaparak becerilerini geliştiriyor. Hatta bazıları kameralı telefonlarının yeniden fotoğrafçılığa aşık olmalarına neden olduğu yorum yazıyor. Kameralı telefon, fotoğraf paylaşımını yaygınlaştırdı. Artık Instagram gibi telefon uygulamalarıyla çekim yapmak ve ardından (neredeyse anında) binlerce gözün önüne çekmek her zamankinden daha kolay. Ancak çoğu zaman kameralı telefonun dezavantajları göz ardı ediliyor. Birincisi, görüntü kalitesi hala diğer tüm kamera türlerinin gerisindedir. yorumlara baktığımızda, Kameralı telefonlar her yıl daha büyük ve daha iyi sensörlerle çıktığından, bas-çek fotoğraf makineleri daha az tavsiye olunur, ancak aynasız kameralar ve DSLR’ler görüntü kalitesi açısından hala çok ileride. Daha büyük sensörleri, daha iyi lensleri, daha iyi otomatik netleme, daha fazla kontrol, daha iyi yanıt süreleri var … Ancak en büyük dezavantajı, kameralı bir telefonun sabit bir lense sahip olmasıdır. Görüntü kalitesini düşürmeden zum yapamazsınız, bu nedenle yalnızca bir odak uzaklığı seçeneğiniz kalır. Bunu yaratıcı bir meydan okuma olarak görebilirsiniz. Ama aslında bir sınırlamadır. Fotoğrafçılığı ciddiye almak istiyorsanız, kameralı bir telefondan daha fazlasını öneriyoruz. Görsel bir günlük tutmanın, ama sadecebecerilerinizi geliştirmenin ve arada bir fotoğraf çekme istiyorsunuz ise kameralı telefon tavsiye olabilir. Ancak daha büyük bir kamerayla gelen yaratıcı kontrolü yenemezsiniz.

Aksiyon Kameraları

Aksiyon kameraları, spor ve macera fotoğrafçılığına yönelik küçük, monte edilebilir kameralardır ve çekimlerine benzersiz bir perspektif getirmek için monte edilebilir işlevi kullanmak isteyen fotoğrafçılar içindir. GoPro ve Sony, piyasadaki en popüler aksiyon kameralarını yapıyor. Ancak Yi 4K, neredeyse yarı fiyatına mükemmel kalite sunan bir Çinli aksiyon kamerası markasıdır! Aksiyon kameraları öncelikle video çekmek için kullanılır, ancak aynı zamanda görüntü durağan görüntüler ve zaman atlamaları oluşturmanıza da izin verir. Aksiyon kameraları ilk piyasaya sürüldüklerinden bu yana uzun bir yol kat etmiş olsalar da, bunların gerçekten uygun bir kameranın yerini alacağını düşünmüyoruz. Kamera ayarları oldukça sınırlıdır ve bu birkaç ayarı düzenleme yeteneğiniz de oldukça kısıtlayıcıdır. Özel olarak hareketli kamera tarzı çekimler ve videolar oluşturmak istemiyorsanız, bu kameraları birincil çekim ekipmanınız yerine eğlenceli ekstralar olarak düşünün.

Güvenlik Kamerası(CCTV)

Kablosuz güvenlik kameraları, bir video ve ses sinyalini bir radyo bandı aracılığıyla kablosuz bir alıcıya ileten kapalı devre televizyon (CCTV) kameralarıdır. Birçok kablosuz güvenlik kamerası, güç için en az bir kablo veya kablo gerektirir; “kablosuz”, video / ses iletimini ifade eder. Ancak, bazı kablosuz güvenlik kameraları pille çalışır, bu da kameraları yukarıdan aşağıya gerçek anlamda kablosuz yapar. Kablosuz kameralar, düşük kurulum maliyetleri (pahalı video uzatma kabloları çalıştırmaya gerek yoktur) ve esnek montaj seçenekleri nedeniyle modern güvenlik tüketicileri arasında çok popüler hale geliyor; kablosuz kameralar, önceden standart kablolu kameralar için mevcut olmayan yerlere monte edilebilir / kurulabilir. Kablosuz güvenlik kamerası, kullanım kolaylığı ve erişim rahatlığına ek olarak, kullanıcıların internet üzerinden kesintisiz video akışı sağlamak için geniş bant kablosuz internetten yararlanmasına olanak tanır.

Bir fotoğraf makinesinde olması gereken özellikler

Kameraların bir sürü farklı özelliği vardır – bazıları gerekli, bazıları çok havalı geliyor, ancak hiç kullanmayacaksınız. İşte bir kamerada gerçekten önemli olan özelliklere bir göz atalım.

Manuel Mod

Manuel mod, bir görüntünün pozlaması üzerinde tam yaratıcı kontrol sahibi olmanızı sağlar. Bakın, otomatik modda kamera sizin için diyafram açıklığını, deklanşör hızını ve ISO’yu seçer. Manuel modda, bu üç şeyi kendiniz seçersiniz ve görüntünün nasıl çıkacağı konusunda size çok daha fazla kontrol sağlar. Şimdi, otomatik ve yarı otomatik (Av & Tv veya S) modlar, özellikle yeni başladığınızda yararlı olabilir. Ancak manuel modu nasıl kullanacağınızı ne kadar çabuk öğrenirseniz, istediğiniz gibi görünen resimleri nasıl oluşturacağınızı o kadar çabuk öğrenirsiniz. İlgilendiğiniz kameranın manuel modu (genellikle “M” olarak adlandırılır) olup olmadığını kontrol edin. DSLR’lerin ve Micro 4/3 fotoğraf makinelerinin çoğu manuel moda sahipken, daha az bas-çek özelliği vardır. Manuel modda bir doğrult ve çek bulursanız, deneyin ve kullanımının gerçekten kolay olduğundan emin olun. Kontrollerinin daha küçük boyutu nedeniyle, bir doğrult-ve-çek üzerindeki kontrolleri hızlı bir şekilde değiştirmek zor olabilir, bu da manuel modlarının kullanımını oldukça pratik hale getirir.

ISO

ISO, kamera sensörünün ışığa ne kadar duyarlı olduğunu kontrol eder. Sensör hassasiyetini artırarak daha karanlık koşullarda flaşsız çekim yapabilirsiniz. ISO 1600 veya üzeri sunan kameraları arayın. Bazı kameralar ISO 25.000 – 102.000‘e kadar çekim yapabilir!

Şimdi, yüksek bir ISO ayarı kullanmanın gerçek bir değiş tokuşu olduğunu belirtmeliyiz. Daha yüksek ISO’lar genellikle daha fazla parazit (renkli benekler) ve daha grenli görüntüler anlamına gelir. Neyse ki kameralar gürültü performansında daha iyi ve daha iyi hale geliyor, bu da genellikle daha yüksek ISO’larda bile kullanılabilir görüntüler elde edebileceğiniz anlamına geliyor. Düşündüğünüz kamera tarafından farklı ISO’larda çekilmiş bazı örnek görüntüler bulup bulamayacağınızı görmek için çevrimiçi bir göz atın. ISO 400 gibi düşük ISO’larda bile görüntüler grenliyse ve kameranızı güneşli ve parlak olmadığında bile kullanmayı düşünüyorsanız, farklı bir model düşünebilirsiniz.

Megapiksel’ler

Megapiksel (MP), bir kameranın çözünürlüğünün bir ölçüsüdür. Şöyle düşünün: Megapiksel sayısı ne kadar çoksa, o kadar yüksek kaliteli, keskin baskı yapabilirsiniz.

Şimdi, muhtemelen çok sayıda megapiksele sahip bir kameraya ihtiyacınız olmadığını belirtmek önemlidir. Tipik 4 × 6 inç ve 5 × 7 inç baskılar için, iyi sonuçlar elde etmek için yalnızca 4 MP’ye ihtiyacınız vardır! Ve 8 MP kamera, kolayca 8 × 10 inç baskılar yapacaktır. 20MP ile süper yüksek kaliteli 12 × 18 inç baskılar yaratabileceksiniz. Ayrıca, sadece baskı çözünürlüğünü düşürerek, zilyon megapikseliniz olmasa bile büyük baskılar oluşturabilir ve yine de iyi sonuçlar elde edebilirsiniz. 12 MP kamera kullanarak harika 40 × 60 inç kanvas baskılar yaptık! Daha büyük baskılar, görüntünün tamamını almak için genellikle daha uzun izleme mesafeleri gerektirir, bu nedenle daha düşük baskı çözünürlüklerinden kurtulabilirsiniz (özellikle tuval gibi kaba bir ortama baskı yapıyorsanız). Uzun lafın kısası, megapikseller, bir kamerayı neyin harika yaptığına dair hikayenin sadece bir kısmıdır, bu yüzden onların dikkatini tamamen dağıtmayın! Ne tür bir çözünürlüğe ihtiyacınız olduğunu düşünün (düzenli olarak büyük tuvaller yapıyorsanız, esas olarak 4×6 baskı yapmayı planlıyorsanız daha fazlasını isteyeceksiniz) ve oradan devam edin.

Ergonomi tavsiyeleri

Bir kamera satın alırken göz önünde bulundurmanız gereken en önemli şey, ellerinizde nasıl hissettiğidir. Kameranızı sık sık elinizde tutacaksınız, bu yüzden satın almaya karar vermeden önce onu iyi hissedin! İşte ergonomik açıdan dikkate alınması gereken birkaç nokta.

Boyut – Size: Tüm düğmelere kolayca ulaşabiliyor musunuz? Kamera elinizde rahat mı? Kamera yüzünüze yakın olduğunda nasıl hissediyor? (İpucu: Bu sorunu çözmek için mağazaya gidin ve gerçekten düşündüğünüz kamerayı tutun!)

Ağırlık: Genel olarak konuşursak, benzer sınıflardaki kameralar benzer miktarlarda olacaktır. Fotoğrafçılığa yeni başlıyorsanız, her yere yanınızda götürebileceğiniz bir fotoğraf makinesi almayı düşünün. Tam boyutlu, daha büyük bir kameradan daha küçük, daha hafif bir kamera taşımanız daha olasıdır. Görüntü kalitesinde bir değiş tokuş anlamına gelebilir, ancak en azından fotoğraf çekiyor olacaksınız. Kameranız evde bırakacak kadar ağırsa, fotoğrafçılığınızla çok hızlı bir yere varamayacaksınız.

Dayanaklılık: Bazı kameralar diğerlerinden daha sağlamdır, sağlam magnezyum alaşımlı iç çerçeveler ve hava sızdırmazlığı içerir. Fotoğrafını çekmeyi planladığınız çılgınca şeylere bağlı olarak, bunlar sizin için gerekli özellikler olabilir veya olmayabilir.

Menü Sistemi: Menü sisteminin basit ve kullanımının kolay olduğundan emin olun. Her kamera farklıdır, ancak kılavuza bakmadan menü sisteminde nasıl gezineceğinizi çözebilmelisiniz. Bir kameranın menüsü, kamerayı kullanmanızı engelleyecek kadar karmaşık olmamalıdır

Çiğ – Raw

Bazı kameraların görüntüleri ham veya JPEG formatında kaydetme özelliği vardır. Diğerleri yalnızca JPEG formatıyla sınırlı olacaktır.

İkisi arasındaki fark, ham formatın sensör tarafından yakalanan tüm bilgileri kaydetmesi ve işlem sonrası söz konusu olduğunda (özellikle hataları düzeltirken!) Size en fazla esnekliği sağlamasıdır. Nispeten, JPEG formu, görüntüyü daha küçük bir dosyaya sıkıştırdığında verileri atar. Hemen hemen tüm DSLR’ler, Micro 4/3 ve aynasız kameralar raw formatında (JPEG formatında olduğu gibi) çekim yapabilir. Çok az sayıda kompakt bas-çek kamera veya kameralı telefon ham olarak çekim yapma seçeneğine sahiptir ve bunun yerine sadece JPEG formatıyla sınırlıdır. Fotoğrafçılık konusunda ciddiyseniz, kesinlikle ham yetenek isteyeceksiniz.

Otomatik odaklama – Autofocus

Doğru odak, harika fotoğrafçılığın büyük bir parçasıdır, çünkü izleyicinin gözünü görüntünüzden tam olarak bakmalarını istediğiniz noktaya çeker. Odağı kaçırmak, harika bir çekimi mahvetmenin kolay bir yoludur! Potansiyel bir kamerayı kontrol ettiğinizde, otomatik odaklama sisteminin kalitesini ciddiye almanız gerekir. İşte yapmanız gerekenler: Kamerayı açın ve vizörden veya LCD ekrandan bakın. Otomatik odaklama sistemini etkinleştirmek ve çerçevedeki bir şeye odaklanmak için deklanşöre yarıya kadar basın. Şimdi düşünün: Kamera hızlı odaklanıyor mu? Doğru odaklanıyor mu? Size yakın bir şeye, sonra uzak bir şeye odaklanmayı deneyin ve sonra tekrar kapatın. Baktığınız şeyi değiştirirken kamera yavaş odaklanıyorsa veya doğru şeye odaklanmakta güçlük çekiyorsa, o kamera tavsiye ve öneri olunmuyor. Yakalamaya değer bir şey gördüğünüzde, hızlı ve doğru bir şekilde odaklanabilmeniz gerekir. Fotoğraf makineniz yetişemezse, çekimlerinizi kaçırmaya ve fotoğrafçılıktan bıkmaya devam edeceksiniz.

Kameralarda önerilen ek özellikler

Çoğu kameranın, daha az önemli olsa da başka bazı şık özellikleri vardır. Bunları denemek gerçekten eğlenceli olabilir ve kameranın kullanımını daha zevkli hale getirebilir, ancak satın alma kararınızı veren veya bozan muhtemelen bunlar olmayacaktır. Bir kameranın hangi özelliklere sahip olduğunu bulmanın en iyi yolu ona bakmaktır! İşte şu anda yaygın olan özelliklerden birkaçı:

Pano Modu

Bu özellik, bir sahnenin birden fazla görüntüsünü çekmenize ve kameranın bunları “panoramik” bir çekimde otomatik olarak birleştirmesine olanak tanır. Bu özellik, doğrult ve çek ve bazı aynasız kameralarda daha yaygındır ve DSLR’lerde daha az yaygındır.

Görüntü Sabitleme – Image Stabilization

Bu özellik çekim sırasında titreşimi ve titremeyi azaltır, bu da düşük ışık koşullarında bulanıklığı azaltır. Bazen kamera gövdesi veya lensin kendisi, optik görüntü sabitleme olarak bilinen sabitleme mekanizmasını içerir. Bu, kamerada bu işi yapan yazılım olan dijital görüntü sabitlemeden daha yüksek bir kaliteye sahiptir.

Video Kaydı

Neredeyse tüm kamera türleri artık video kaydetme özelliğine sahiptir. HD (Yüksek Çözünürlük) standardı, DSLR, Micro 4/3 ve aynasız fotoğraf makineleri ile birlikte birçok doğrult ve çek (ve hatta telefon) kayıt yapabilen 1080p’dir. Daha gelişmiş kameralar ayrıca manuel pozlama kontrolü ve daha iyi video kalitesi (daha fazla arka planı bulanıklaştırma yeteneği ile) sunar. Bazı kameralar artık 1080p çözünürlüğünün dört katı olan 4K sunuyor!

Saniye’de kaç Frame – FPS

Bu, kameranın saniyede kaç fotoğraf çekebileceğidir. Saniyede daha yüksek kare (fps) özelliği, spor veya diğer hızlı aksiyon sahnelerini çekiyorsanız kullanışlıdır.

Otomatik Sensör Temizleme

Çoğu kamera, ultrasonik titreşimler kullanarak kamera sensöründeki tozu sallayan bir özelliğe sahiptir. Bu yararlı bir özelliktir, ancak sensör tozunu gidermede her zaman mükemmel şekilde çalışmadığını unutmamalısınız.

LCD Ekran

Sıvı kristal ekran (LCD), kameralarda yaygın olan bir ekran türüdür. Ancak tüm LCD’ler eşit değiller! Daha yüksek çözünürlüklü ekranlar, resimlerinizi düşük çözünürlüklü ekranlardan daha iyi gösterecektir. Bazı ekranlar ayrıca diğerlerinden daha parlak olacak ve / veya daha iyi kontrast sunacaktır. Genellikle birkaç farklı kamera ekranına bakarak neyin iyi ekran kalitesi olarak sayıldığını anlayabilirsiniz. Bazı kamera üreticileri artık ekranın fiziksel konumunu bir veya iki eksen boyunca ayarlamanıza izin veren eklemli ekranlar (çevirme ekranları olarak da bilinir) sunuyor. Buradaki fikir, ekranı bir vizör olarak kullanmak ve fiziksel bir vizörden bakamayacağınız durumlarda ne çektiğinizi görmenize olanak sağlamaktır. Oldukça kullanışlı.

Vizör- Viewfinder

Vizör, fotoğrafınızı oluştururken baktığınız şeydir. DSLR’lerde vizör, kullanışlı ayna sayesinde lensin içinden bakmanıza olanak tanır. Aynasız ve bas-çek kameralar, kameranın arkasında vizör yerine bir LCD ekrana sahip olabilir. Bazılarının elektronik vizörü de olabilir. Bir elektronik vizör (EVF), mevcut kamera ayarlarınıza göre, sahnenin elektronik bir görüntüsünü fotoğrafınızda görüneceği şekilde görüntüler. Elektronik vizörün bir LCD ekrana göre avantajı – mevcut ayarlarınıza göre görüntünün nasıl göründüğünü de size gösterecektir – EVF‘nin loş ışık koşullarında çok daha kolay kullanılabilmesidir. Gece fotoğrafçılığı için harika. EVF’nin bazı kamera modellerinde dezavantajlarından biri, seri çekim modu sırasında vizör ekranını karartmasıdır. Bu, aksiyon veya spor fotoğrafçılığı için uygun değildir, bu nedenle böyle bir kameraya yatırım yapmadan önce bu noktayı doğrulamalısınız. Ne tür bir vizör istediğinizi dikkatlice düşünün (her zaman olduğu gibi, bir mağazaya gidin ve birkaç kamerayı deneyin).

Wi-Fi ve Yakın alan bağlantısı

Bazı kameralar artık internete kablosuz olarak bağlanabiliyor, bu da fotoğraflarınızı doğrudan fotoğraf makinenizden bilgisayarınıza veya sosyal paylaşım sitelerine yüklemeyi çocuk oyuncağı haline getiriyor. Bazı kameralarla, telefonunuzu kameranıza bağlayan, zamanlayıcı ayarlamak, deklanşöre basmak veya kameranızın gördüklerini görmek gibi işlemleri telefonunuzdan yapmanıza izin veren uygulamaları bile indirebilirsiniz. Yakın alan iletişimi, bazı yeni kamera modellerinde bulunan başka bir kablosuz seçenektir. Yakın alan iletişimi, görüntüleri fotoğraf makinenizden kablosuz bir cihaza (telefon veya tablet gibi) sadece cihazlara dokunarak kablosuz olarak aktarmanıza olanak tanır. Kablosuz cihazlarınızdan çok fazla paylaşım yapmayı planlıyorsanız, yakın alan bir kamera seçtiğinizde incelemeye değer bir şey olabilir.

Küresel Konumlandırma Sistemi

Bazı kameralar, görüntülerinizin nerede yakalandığını (diğer adıyla coğrafi etiketleme) izleyen küresel bir konumlandırma sistemi (GPS) içerir. Bu, seyahat ederken (özellikle her bir çekimin nerede yapıldığını hatırlamıyorsan) veya konum araştırması yaparken ve geri dönmek istediğin bir alan bulduğunda kullanışlı bir özellik olabilir. Unutmayın, bu ek özelliklerin çoğu, satış görevlisi sizinle kameralar hakkında görüşürken “satış noktası” haline gelir. Kulağa hoş geliyorlar ve çok eğlenceli olabilirler, ancak bunları daha önce bahsettiğimiz tüm temel unsurlarla birlikte değerlendirdiğinizden emin olun. Gerçekten önemli olan temel şeylerdir.

Fotoğraf makinesi Markaları tavsiye

Kameranızın markasının, oluşturduğunuz görüntülerin kalitesiyle pek bir ilgisi yoktur. Bir fotoğrafçı olarak hepsi seninle ilgili! Ancak fotoğrafçılık dünyasında markalar çok dikkat çekiyor, hadi onlardan bahsedelim.

Canon ve Nikon özellikleri ve yorumları

İki büyük DSLR üreticisi Canon ve Nikon‘dur. Canon,% 30 ile Nikon’un ardından% 44 (2010) civarında en büyük pazar payına sahiptir. Her ikisi de, bas-çeklerden üst düzey DSLR’lere kadar tüm spektrumda kameralar yapar. Bir Canon veya Nikon fotoğraf makinesi seçerek, uyumlu lenslerin ve aksesuarların (hem marka adı hem de üçüncü taraf) en geniş seçimini bulacaksınız. Hem Canon hem de Nikon, iyi çalışan sağlam kameralar üretiyor ve her birinin kendi artıları ve eksileri var. Canon’un daha iyi bir lens yelpazesine sahipken Nikon’un daha iyi üretim kalitesi ve odaklamaya sahip olduğu genel olarak kabul edilir. Her biri de rengi farklı şekilde gösteriyor. Seçme konusundaki en iyi bahsiniz muhtemelen her markayı denemek ve hangisinin size daha iyi hissettirdiğini görmek olacaktır. Akran baskısına maruz kalmayın

Diğer Kamera Markaları

Sony, en agresif bir şekilde aynasız pazarın peşinden koşuyor ve kendilerini Canon / Nikon egemenliğine ciddi bir rakip olarak gösteriyor. Sundukları kameralar, Canon ve Nikon’un olduğu yerin ötesinde ve daha ucuz fiyatlarla görünen bazı yenilikçi özelliklere sahip. Ayrıca oldukça rekabetçi bir lens serisi geliştirdiler. Fuji, mükemmel kalitede aynasız kameralar sunan başka bir markadır (şu anda kamera ve lens serimizin tamamı Fuji!) Micro 4/3 Panasonic açısından Olympus tek seçeneğiniz. Son olarak, kompakt bas-çek kameralar söz konusu olduğunda, bu rekabetçi pazarda her üreticinin eli varmış gibi görünüyor. Bas-çek ile ilgileniyorsanız, o zaman yapacağınız en iyi şey, yanınızda her yere götürebileceğiniz bir fotoğraf makinesi bulmaktır. Marka adı, satın alma kararınızda o kadar büyük bir rol oynamamalıdır.

Fotoğraf makinesi Lensi

Kalıcı olarak takılı veya değiştirilebilir olsun, her kameranın bir lense ihtiyacı vardır. Bakın, mercek ışığı kameranızın sensörüne odaklayan cam parçaları içerir. O ışık olmadan bir görüntünüz olmaz! Tüm lensler eşit yaratılmamıştır ve son görüntülerinizin görünümü üzerinde büyük bir etkisi olacaktır.

Lens ile ilgili bilmesi gerekenler

Kameranız için bir lens seçerken kendinizi güvende hissetmek için önce lensler hakkında birkaç temel şeyi bilmelisiniz.

Odak Uzaklığı – Focal Length – mm: Odak uzaklığı (mm cinsinden ölçülür) bir lensin yakalayacağı görüş açısını belirler. Geniş açılı bir lens, sahnenin çoğunu çekecek ve bir telefoto lens yalnızca küçük bir kısmını yakalayacaktır. Geniş açılı lensler 15 mm ile 35 mm arasında değişir. Normal lensler yaklaşık 50 mm’dir ve en çok gözünüzün gördüklerine benzer. Telefoto lensler 85 mm ila 200 mm + arasındadır.

Diyafram – Aperture: Açıklık, kameraya giren ışık miktarını kontrol etmek için açılan ve kapanan lensin içindeki deliktir ve f değerleriyle (f / 2.8 veya f / 5.6 gibi) yorumlanır. Lensler, lens için mümkün olan en geniş açıklık olan maksimum diyafram açıklığı ile tanımlanır. Dolayısıyla bir lens 50 mm f / 1,4 olabilir, bu da odak uzunluğunun 50 mm ve maksimum diyafram açıklığının f / 1,4 olduğu anlamına gelir. Şimdi bu biraz kafa karıştırıcı olabilir: Maksimum diyafram açıklığı ne kadar büyükse (ne kadar açıksa), f değeri o kadar küçük ve lens o kadar pahalı olur. Bunun nedeni, daha fazla ışık toplama yeteneğine sahip olması, daha karanlık koşullarda çekim yapmanıza izin vermesidir ve ayrıca size daha fazla arka plan bulanıklığı verebilir, ki bu harika.

Görüntü Sabitleme – Image Stabilization: Görüntü sabitleme (IS), çekim yaptığınız anda kameranız hareket ettiğinde oluşabilecek bulanıklığı en aza indirmeye yardımcı olur. Bu, düşük ışık koşullarında (genellikle daha yavaş deklanşör hızı kullandığınız yerlerde) veya tripod olmadan yavaş deklanşör hızı kullandığınız ve bulanıklığı önlemek istediğiniz diğer durumlarda çekim yaparken kullanışlıdır. IS, lens özellikle ağırsa ve bu nedenle çekim yaparken hareket etme olasılığı daha yüksekse yardımcı olabilir. Görüntü sabitleme özelliğine sahip bir lens (tipik olarak “IS” lens olarak etiketlenir), IS’siz eşdeğer bir lense göre önemli ölçüde daha pahalı olacaktır, bu nedenle IS’den yararlanıp yararlanamayacağınızı dikkatle düşünmeye değer.

Zum Lensleri: Bir yakınlaştırma lensi, çeşitli odak uzunluklarını (örn. 24 mm – 70 mm) kapsar ve aralıktaki herhangi bir odak uzaklığı arasında geçiş yapmanıza (yakınlaştırma!) Olanak tanır. Uygun! Yakınlaştırmanın dezavantajı, genellikle daha küçük maksimum diyafram açıklığına sahip olmalarıdır. Daha büyük maksimum diyafram açıklığına sahip yakınlaştırmalar (f / 2,8 gibi) çok pahalı olma eğilimindedir.

Prime Lensler: Bir ana lensin tek bir sabit odak uzaklığı vardır (ör. 50 mm veya 35 mm). Perspektifi değiştirmek istiyorsanız, konunuza yaklaşmalı veya uzaklaşmalı veya lensleri değiştirmelisiniz. Prime lensler genellikle daha büyük maksimum diyafram açıklığına sahiptir ve size daha iyi arka plan bulanıklığı, düşük ışıkta daha iyi performans ve genellikle daha iyi görüntü kalitesi sağlar.

Kit Lensleri

DSLR, Micro 4/3 ve aynasız fotoğraf makinelerinin çoğu, kamera gövdesini “kit lensi” olarak bilinen şeyle satın alma seçeneğine sahiptir. Bir kit lens genellikle daha ucuz, orta menzilli bir yakınlaştırma lensi olacaktır (en yaygın aralık 18-55 mm’dir). DSLR’nizi yeni kullanmaya başladığınızda, bir kit lens size iyi hizmet etmelidir. Ancak fotoğrafçılığınızda ilerledikçe, arka planı daha fazla bulanıklaştıran, nesnenize yaklaşmanıza izin veren veya uzaktaki nesnelere yakınlaştırmanıza yardımcı olan lensler gibi farklı lensleri denemek isteyebilirsiniz. Kit lenslerdeki camın kalitesi de genellikle DSLR ile gelmeyen lenslerden daha düşüktür, bu nedenle kit lenslerin her zaman renkleri iyi oluşturmadığını ve en net görüntüleri üretmediğini göreceksiniz. Temel olarak, bir kit lensinden oldukça hızlı bir şekilde yükseltme yapmayı bekleyebilirsiniz

Başlangıç Lensleri

Önerimiz her zaman uygun fiyatlı bir sabit lensle başlamaktır. Daha önce bahsettiğimiz gibi, sabit lens tek, sabit odak uzaklığına sahip bir lenstir (bu, yakınlaştırıp uzaklaştıramayacağınız anlamına gelir). Bu, fotoğraflarınızı oluşturmak için sizi fiziksel olarak hareket etmeye zorlar ve bu da sizi fotoğraf çekme sürecine daha fazla dahil eder. Asal lenslerle, yakınlaştırma lensleriyle (kit lensler dahil) karşılaştırıldığında, genellikle daha iyi görüntü kalitesi ve arka planı bulanıklaştırma yeteneği elde edersiniz.

Kısacası, prime lenslerle, daha yüksek kaliteli fotoğraflar oluşturacak ve yakınlaştırmalardan çok görüntü oluşturma süreci hakkında düşünmeye ve öğrenmeye daha fazla zaman ayıracaksınız. Kazan-kazan! Başlangıç için harika sabit lensler arasında 50 mm f / 1.8 lens ve 28 mm f / 2.8 bulunur. Bu lensler 100-200 dolar aralığında çalışıyor ve hem Canon hem de Nikon uygun fiyatlı modeller sunuyor.

Gelişmiş Lensler

Sonunda, daha yüksek kaliteli modeller için tanıtım lenslerinizi yükseltmek isteyebilirsiniz. Bakın, daha önce söylediğimiz gibi, lens kalitesinin fotoğraflarınızın kalitesi üzerinde büyük bir etkisi olacaktır. Daha pahalı lenslerle, daha hızlı diyafram açıklıkları (daha iyi düşük ışık performansı ve daha fazla arka plan bulanıklığı için), daha yüksek yapı kalitesi (hava koşullarına karşı koruma olasılığı ile) ve daha iyi renk ve keskinlik üreten daha iyi cam elde edeceksiniz. Yakınlaştırmalar için görüntü sabitleme de elde edebilirsiniz. Bu lensler için ne zaman büyük paralar harcayacağımızı bilmek (ve bazen büyük, büyük paralardan bahsediyoruz) kolay değildir ve bu iyileştirmelerin sizin, resimleriniz ve işletmeniz için ne kadar önemli olduğuyla ilgili çok şey vardır. . Her şeyden önce, daha iyi bir lensin otomatik olarak daha iyi fotoğraflar çekmeyeceğini unutmayın. Daha iyi görüntü kalitesi oluşturmanıza yardımcı olabilir, ancak sonuçta kararları veren sizsiniz

Özel Lensler

Düzenli kullanım için tasarlanan lens yelpazesinin ötesinde, belirli efektler üretme veya daha niş tür durumlarda kullanılmak üzere tasarlanmış koca bir özel lens dünyası vardır. Genellikle bu lensleri ekstralar olarak kabul ederiz, ancak ne tür bir fotoğrafçılıkla uğraştığınıza bağlı olarak bunlar sizin ihtiyaçlarınız olabilir.

Makro – MACRO Lens: Makro lensler, nesnenizin normal bir lensle olduğundan çok daha fazla çerçeve kaplamasına izin vererek nesnenize son derece yakınlaşmanıza izin verecek şekilde tasarlanmıştır. Makro lensler genellikle reklam ve yemek fotoğrafçılığında ve ayrıca fotoğrafçının ayrıntıları göstermek için konuya yaklaşması gereken doğa fotoğrafçılığında kullanılır. Makro lensler, DLSR’ler, aynasız sistemler ve hatta bas-çek ve kameralı telefonlar dahil olmak üzere çeşitli kamera türleri için yapılmıştır.

Tilt shift lensler: Tilt shift lensler, sensöre göre lensin açısını bükerek görüntünüzdeki odak düzlemini kontrol etmenizi sağlar (fantezi!). Genellikle 35 mm DSLR kameralar ve orta format kameralarla çalışmak üzere üretilirler. Eğim kaydırma, odak düzlemini veya kesişen çizgilerin görünümünü kontrol etmenin önemli olduğu yemek ve mimari fotoğrafçılıkta yaygın olarak kullanılmaktadır ve portre fotoğrafçılığında sanatsal bir araç olarak daha popüler hale gelmektedir. Tilt shift lensler ucuz değildir ve onları nasıl iyi kullanacağınızı öğrenmek çok fazla pratik gerektirir, bu nedenle yatırıma değeceğinden emin olmak için satın almadan önce lens kiralamanızı (veya ödünç almanızı) öneririz.

Balık güzü(Fisheye) lensler: Balık gözü lensler, perspektiflerinde neredeyse yarı dairesel görünen görüntüler üreten, dramatik bozulma yaratan ultra geniş açılı lenslerdir. Bunların çeşitli bağlamlarda kullanıldığını göreceksiniz, ancak bunlardan en çok yararlanan fotoğrafçılar manzara ve ekstrem spor fotoğrafçılığına / videografisine odaklanma eğilimindedir. Balık gözü lensler, DLSR’ler, aynasız sistemler ve hatta bas-çek ve kameralı telefonlar dahil olmak üzere bir dizi kamera türü için yapılmıştır.

Süper telefoto lensler: Süper telefoto lensler, odak uzaklığı 300 mm’yi aşan lenslerdir. Bu lensler, fiziksel olarak kendinizi hareket ettirmeden çok uzaktaki şeylere yaklaşmanıza etkili bir şekilde izin verir. Süper telefoto lensler çok çok pahalıdır. Ciddi bir vahşi yaşam veya spor fotoğrafçısı değilseniz, muhtemelen bunlardan birine ihtiyacınız olmayacak – ama muhtemelen isteyeceksiniz.

İğne deliği lensler: İğne deliği lensleri, değiştirilebilir lensli kameranızı kullanarak klasik iğne deliği kameraların estetiğini (grenli, biraz gizemli düşünün) taklit etmenizi sağlar. Çeşitli kameralar için ucuz iğne deliği lensleri mevcuttur, ancak hızlı bir web araması size kendi iğne deliği lensinizi oluşturmanın oldukça kolay olduğunu gösterecektir.

Lensbaby Lensleri: Lensbaby, çok çeşitli kameralar (DSLR’ler, aynasız, kameralı telefonlar, vb.) İçin ucuz özel efekt lensleri oluşturan bir lens üreticisidir. Bu lensler balık gözü, geniş diyafram açıklığı ve eğimli kaydırmalı lenslere benzer efektler oluşturmak için kullanılabilir. Ortaya çıkan görüntü kalitesi, genellikle daha pahalı özel lenslerle elde edeceğinizle eşleşmez, ancak çok fazla para harcamadan farklı efektler denemenin eğlenceli bir yolu olabilir.